Mide Botoksu

Kilo verme yöntemlerinden biri olan mide botoksu, endoskopik yöntemle midenin belirli bölgelerine “botulinum” toksini enjekte edilmesi esasına dayanan nispeten yeni bir kilo verme yöntemidir. Cerrahi bir yöntem olmadığı için herhangi bir kesi işlemi yapılmayan ameliyatsız zayıflama yöntemleri arasında yer alan mide botoksu tedavisinde, %15-20 kadar kilo kaybı hedeflenir. Mide hareketlerinin yavaşlatılmasının hedeflendiği ameliyat dışı obezite tedavilerinden biri olan mide botoksu işlemiyle “ghrelin” adı verilen açlık hormonu seviyesinde azalma yaşanır. Bununla birlikte, mide asit salınımı azalır ve mide boşalması yavaşlar. Bu durum, hastaya iştah azalması ve geç acıkma olarak yansır. Mide boşalmasında meydana gelen gecikme, yemek sonrası oluşan ani kan şekeri yükselme ve düşmelerinde etkili olmakla beraber, kişilerin gün içinde daha stabil kan şekeri seviyelerine sahip olmasına da yardımcıdır.

Mide Botoksu

Günümüzde çeşitli hastalıkların tedavisinde kullanılan botulinum, beyin ve sinir sistemine direkt olarak nüfuz etmez. Böylece, santral sinir sistemi üzerinde herhangi bir probleme neden olmaz. Ancak, uzman kişiler tarafından uygulanması gereken mide botoksu uygulaması, dikkat gerektiren bir uygulamadır.

Mide botoksu, mide botoks enjeksiyonunun ağız yolu ve endoskop yardımı ile yapılan ağrısız bir uygulamadır. İşlem, cerrahi operasyon olarak kabul edilmediği için uygulanması sırasında genel anesteziye ihtiyaç yoktur, sedasyon altında yapılabilir. Cerrahi girişimlere nazaran daha az invazif ve daha az risklidir.

Hastalara uygulanan botoks miktarı hastaların sağlık durumlarına göre değişiklik göstermektedir. Ortalama 15-20 dakika süren mide botoksu işlemi, hastada herhangi bir ağrıya neden olmaz. Hastanede yatış gerektirmez ve hasta işlemden hemen sonra günlük yaşantısına dönebilir. Diyet yapan kişilerde daha hızlı bir sonuç vermesi gibi mide botoksunun birçok avantajı vardır. Ayrıca; midede yer alan iştahla ilgili kısımlara enjekte edilen botoks, kişideki “aşırı iştahlı” olma durumunu da baskılamayı sağlayabilir. 

Mide botoksunun, belirli bir oranda kanama, perforasyon (mide, barsak vb. delinmesi) oluşumu, mide duvarında mide ülseri (uygun değerlendirme yapılmadan uygulandığında), kalıcılığının olmaması ya da tekrarlandığında aynı sonucu vermemesi gibi çeşitli dezavantajları da vardır.

Mide botoksu aslında kilo vermek isteyen herkese uygulanabilir. Bu işlem bir obezite cerrahisi değildir. Ancak uygulanabilecek hastalar için belli kriterler söz konusudur: Diyet ve sporla gerektiği gibi kilo veremeyenler, 10-20 kilo fazlalığı olan diyet ve egzersizle kilo veremeyen bireyler için uygun bir yöntemdir. Hastanın vücut kitle indeksi 25-40 arasında olmalıdır. Vücut kitle indeksi 40 ve üzeri olan hastalar (morbid obezler) için doğru tedavi seçeneği obezite cerrahisidir. Midesinde ülser veya gastrit olan hastalarda ise öncelikle bu hastalıkların uygun tedavisi gerçekleştirildikten sonra mide botoksu uygulanabilir. Mide botoksu 16-65 yaş arası botilinum toksinine alerjisi ve kas sinir hastalığı olmayan, uygun kriterleri sağlayan herkese yapılabilir. Bu işlem mide bölgesindeki düz kasları etkileyecek biçimde uygulanır, böylece sinir sistemi ya da sindirim sistemi olumsuz bir biçimde mide botoksundan etkilenmemektedir. Dolayısıyla bağırsak tembelliğini artırıcı bir etki yapmamaktadır. Mide botoksu sonrası size özel hazırlanacak diyette, bağırsakların çalışmasına yönelik gıdaların diyete eklenmesiyle bağırsak tembelliğinde düzelme de görülebilir. Mide botoksunun gebelerde ve emzirenlerde kullanımı ile ilgili yeterli çalışma yapılmamıştır. Botoks uzman hekim tarafından doğru dozajda uygulandığında bilinen bir zararı bulunmamaktadır. Yapılan araştırmalarda mide botoks işleminden sonra, botoksun sistemik yayılım göstermemiş olduğu, tamamen yerel olarak sinir iletişimini bloke ettiği ve bu yüzden acıkmayı geciktirdiği gözlenmiştir.

Mide botoksunun iştahı azaltıcı etkisi olduğu ve diyete yardımcı olduğu bilinmektedir. Hedeflenen kilo kaybı %15-20 olmakla birlikte verilecek kilo hastanın; diyete uyumuna, spor yaparak harcadığı zamana ve bazal metabolizma hızına bağlı olarak değişiklik göstermektedir. Mide botoksu uygulaması sonrası yaklaşık 3 gün içerisinde iştah da azalma ve iştah kontrolünde kontrol sağlanır. 2 haftadan sonra kilo verme görülmeye başlanır. Hedeflenen 10-20 kilo verilir. Mide botoksunda kullanılan ilacın tüm etkisinin 4-6 ay içinde vücuttan tamamen silindiği bilinmektedir. Bu sebeple, mide botoksu herhangi bir kalıcı etki oluşturmaz.

Mide botoksu işlemi öncesi 6 saat açlık gereklidir. İşlemden 4-5 gün önce lansaprazol/pantaprazol gibi mide koruyucu ilaçlar başlanılır. İşlem öncesi hastaya anestezi muayenesi yapılır. Mide botoksu işleminin ardından beslenme 2 saat sonra yapılabilir. İşlem sonrası hastalara diyetisyeni tarafından beslenme listesi hazırlanmaktadır. Botoks uygulanan hastalar daha geç acıkmakta, daha az porsiyonlarla doymakta, daha erken tokluk hissetmektedir. Mide botoksu sonrası özellikle fast food tarzı aşırı yağlı ve karbonhidrat içerikli beslenmemek gerekir. Mümkün olduğunca sağlıklı beslenme programına bağlı kalınarak botoks uygulamasından maksimum fayda sağlanabilir.

Mide balonunun etki amacı tokluk oluşturmak ve erken doymayı sağlamak üzerinedir. Botoksta da aynı mekanizma etkilidir. Fakat botoks işleminde mideye herhangi bir yabancı madde yerleştirilmemektedir. Mide botoksunun etkisi yavaşça geçtiğinden, mide balonunda olduğu şekilde ani bir iştah artışı yaşanmamaktadır. Mide botoksu uygulaması sonrası mide hacminde küçülme olurken mide balon uygulamasında midede genişleme görülür. Ortalama 6 ay etkili olan mide botoksu işlemi, gerek görüldüğü takdirde 3 kereye kadar 6 ay aralarla arka arkaya tekrarlanabilir.